Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kentteki deprem konutlarının hak sahiplerine dağıtımını yaptı. Bugün bin 314 konutun kurasını çektiklerini belirten Erdoğan, “Şanlıurfa’da 4 bin konutun yapımı devam ediyor. Bunları da hak sahibi kardeşlerime peyderpey teslim edeceğiz. Deprem bölgesi vatandaşlarımızın hiçbirine mahcup olmamak için canla başla çalışmayı sürdüreceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şanlıurfa’da deprem konutlarının hak sahiplerine dağıtım töreni için kente geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kentteki deprem konutlarının hak sahiplerine
dağıtılacağı Harran Üniversitesindeki törene katıldı.
Tören öncesi salonda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki ile İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya birer konuşma yaptı.
Kura çekimi öncesi Şanlıurfa İl Müftüsü Ramazan Tolan dua etti.
Ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bakanlar Mehmet Özhaseki ve Ali Yerlikaya ilk etapta yapımı tamamlanan bin 314 konutun kura çekimi için butona bastı.
Kura çekimi devam ederken, Erdoğan konuşmasına başladı.
Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
Asrın felaketinin üzerinden asrın birlikteliğiyle geliyoruz. Deprem konutlarının hak sahibi kardeşlerimize hayırlı uğurlu olmasını
diliyorum. Şanlıurfa’da 4 bin konutumuzun yapımı hızla devam ediyor. Canla
başla çalışmayı sürdüreceğiz.
“Bir başka ülkenin başına gelse o ülkeyi yerle yeksan edecek nice hadise bizi yolumuzdan döndüremedi. Elbette bedel ödedik, sarsıldık. Hiçbir badirenin hedeflerimizle aramıza girmesine izin vermedik. Yaraları sarma noktasında ortaya koyduğumuz gayretin bizatihi şahidi milletimizdir.
Zaman zaman ortaya çıkan sorunları kör düğüm haline gelmeden çözüme kavuşturuyoruz. Bugünkü törenimizle 1208’i il ve ilçe merkezlerinde 106’sı kırsalda toplam 1314 afet konutumuzun kurasını çekiyoruz. Deprem
konutlarının hak sahibi kardeşlerimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Şanlıurfa’da 4 bin konutun yapımı devam ediyor. Bunları da hak sahibi kardeşlerime peyderpey teslim edeceğiz. Deprem bölgesi vatandaşlarımızın
hiçbirine mahcup olmamak için canla başla çalışmayı sürdüreceğiz.
ŞANLIURFA’DA 10 BİN 891 HAK SAHİBİ VAR
6 Şubat depremleri son bir asırda maruz kaldığımız en büyük felakettir. Can kaybı olarak 53 binden fazla insanımızı toprağa verdik.
Şanlıurfa’da 200 vatandaşımız hayatını kaybetti. Şanlıurfa’da depremde 719 bina yıkıldı. Enkazların tamamı temizlendi. 8217 ağır hasarlı binadan 7321’inin enkazı kaldırıldı. 9 bin 799 konut, 651 iş yeri, toplam 10 bin 891 hak sahibi
hak kardeşimiz bulunuyor.
DEPREM GÜNLÜK TARTIŞMA MEZESİ DEĞİL
Milletçe yüreğimizin yandığı tüm bu afetlerde birileri sadece şov peşinde, sadece siyasi istismar peşinde koşarken, biz bir an önce dertlere derman olabilmek için gecemizi gündüzümüze kattık. Deprem günlük tartışma mezesi değil.
ŞANLIURFA’DA DEPREMDE
719 BİNA YIKILDI
Şanlıurfa’da depremde 719 bina yıkıldı. Acil yıkılacak ve yıkık 1437 bina enkazının tamamı temizlendi. Ağır hasarlı 8 bin 217 binadan 7
bin 321’inin enkazı kaldırıldı. Şanlıurfa’da 9 bin 799 konut, 651 iş yeri, 441 ahır olmak üzere toplam 10 bin 891 hak sahibi kardeşimiz bulunuyor. Depremden etkilenen ailelere şimdiye kadar geçici barınma kapsamında toplam 288 milyon tutarında kira yardımı yaptık. Şanlıurfa’da kurulan ve dağıtılan çadır sayısı yaklaşık 9 bindir. İlimizde 578 konteynerin olduğu 2 konteyner kent faaliyet
gösteriyor. Kırsalda ise 20 bin 595 kişinin kaldığı 3 bin 470 konteyner mevcuttur. Yani Şanlıurfalı depremzedelerimizin ihtiyaçlarının karşılanması
için ne yapılması gerekiyorsa bugüne kadar onu yapmaktan çekinmedik.
Seçime bölgemizde yaşanan krizlere rağmen bir yıl gibi kısa sürede tüm bu çalışmalara imza attık. Kimi zaman elimizde olmayan sebeplerle
ortaya çıkan eksiklikleri de hızla telafi etmenin çabası içinde olduk. İnşallah bundan sonra da sizin için, tüm depremzede kardeşlerimiz için çalışmaya devam edeceğiz.
Deprem gibi hepimizi derinden sarsan ve yaralayan bir meseleyi günlük tartışmaların mezesi halinde getirmek son derece yanlış bir
tutumdur. İlk günden itibaren bizim deprem bölgesiyle ilgili tavrımız hep böyle oldu. Hiçbir ayrım yapmadan deprem bölgesini yeniden hızla ayağa kaldırmaya çalıştık. Siyasi görüşüne, meşrebine, kökenine bakmaksızın depremzedelerimizin yaralarının sarılmasına odaklandık. Devletimizin imkanlarını harekete geçirerek vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını gidermenin mücadelesini verdik. Sizler,
Şanlıurfa’da nasıl büyük bir fedakarlıkla ve samimiyetle çalıştığımızı çok iyi biliyorsunuz. Diğer illerimizde yaşayan kardeşlerimiz de gayretlerimizin şahididir. Biz meseleye nasıl siyasi kazanım elde ederim zihniyetiyle değil,
vatandaşımızın hayır duasını nasıl alırım anlayışıyla yaklaşıyoruz.
BİZ İNSANIMIZIN YÜREK
YANGININI BİR AN ÖNCE SÖNDÜRMENİN DERDİNDEYİZ
Asıl marifet şehirleri, ülkeyi imar ve inşa etmek, halkın kalbini kazanmak, onları mutlu etmektir. Başkaları siyasi ikbal hesabı yapıyor olabilir. Ama biz Şanlıurfalı kardeşlerimizin şöyle içten söylediği Allah ondan razı olsun niyazını hiçbir dünyalığa değişmeyiz. Rabbimiz bizlere yaklaşık 22 yıl iktidarda olmak üzere 40 sene boyunca siyaset yoluyla aziz milletimize
hizmet etme imkanı bahşetti. Allah’a hamdolsun 81 vilayetimizin her bir ilçesinde, her bir mahallesinde ayak izimiz, eserimiz, dikili bir taşımız var. Afrika’dan Asya’ya, Filistin’den Türkistan’a gönül coğrafyamızdaki tüm
mazlumların imdadına koştuk. Şimdi soruyorum sizlere, bir siyasetçi için bundan daha büyük bir lütuf olur mu? Bir devlet adamı için bundan daha büyük bir paye, daha büyük bir şeref olur mu? Tabii ki olmaz. Dolayısıyla biz eskisi ve
yenisiyle CHP genel başkanları gibi polemik yapma, laf üstüne laf koyma hevesinde değiliz. Bilakis biz iş yapmanın, hizmet etmenin, eser kazandırmanın, Şanlıurfalı kardeşlerimizin sorunlarına çare bulmanın peşindeyiz.
Biz insanımızın yürek yangınını bir an önce söndürmenin derdindeyiz. Sırf oy vermediler diye depremzedelerimize hakaret edenleri,
gecenin bir yarısı kaldıkları misafirhanelerden kapı dışarı atanları, ufukta seçim sandığını görünce deprem bölgesini hatırlayanları, yani deprem meselesinde bile yük almak yerine millete yük olmayı tercih edenleri tarihe ve maşeri vicdana havale ediyoruz. Vaktimizi ve enerjimizi bu kifayetsiz muhterislerle asla
harcamayacağız. Bunların siyasi sahtekarlıklarla bizim üzerimizden kendi koltuk kavgalarını, beceriksizliklerini ve iş bilmezliklerini örtmelerine alet olmayacağız. Biz, işimize bakacağız. Hedeflerimize kilitleneceğiz. Tüm
gücümüzle deprem şehirlerimizi bir an önce ihya ve imar etmeye çalışacağız. Bugün burada olduğu gibi depremzedelerimizi en kısa sürede yeni, güvenli, huzurlu ve mutlu yuvalarına kavuşturmak için koşturacağız. Rabbim yar ve
yardımcımız olsun diyorum.”
Erdoğan konuşması sonrası kurada isimleri çıkanları anahtarlarını hediye etti.